Gaziantep Kalesi - Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi (20.09.2018 tarihli güncelleme)

Gaziantep Kalesi, kuzey ve kuzeydoğusu doğal kayalık olan bir höyük üzerine kurulmuş olup, höyük M.Ö. 3600 yıllarına tarihlenmektedir. Kale ilk kez II. - III. yüzyıllarında Roma Döneminde birkaç kuleden ibaret olan bir "Karakol" olarak inşa edilmiştir. 527-565 yıllarında Bizans İmparatoru I. İustinianos tarafından 12 adet burç ve beden duvarları ile kaleyi çeviren hendek, zemin seviyesindeki galeriler ve tonozlu galeri inşa edilerek genişletilmiştir. Bu haliyle, çevresi 1200 m. olan kale, 100 m. çapında düzensiz bir daire biçimindedir.
Kale bugünkü durumuna, XIII. yüzyılda Eyyubiler'i takiben Memlukler, Dulkadiroğulları ve XVI. yüzyıldan sonra da Osmanlılar Dönemin'nde kavuşmuştur. Kuleler ve beden duvarları yükseltilmiş, güney cephedeki altı burcun kenarları süslü bantlarla bezenmiştir. Mescit, hamam ve diğer sivil yapılar da bu dönemde yapılmıştır. Bu dönemler içinde kalede önemli onarımlar yapıldığı yazıtlardan anlaşılmaktadır. Yapı, 1481 yılında Memluk Sultanı Kayıtbay ve 1557'de Kanuni Sultan Süleyman tarafından onarılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun güçlü olduğu dönemlerde daha çok idare merkezi, cephanelik ve karakol olarak görev yapan Antep Kalesi, XVIII. yüzyıldan sonra savunma amacıyla kullanılmamıştır. Kale üzerinden halen 12 adet burç bulunmakta olduğundan, Evliya Çelebi'nin bahsettiği 26 burçtan 14'ünün ise günümüze ulaşmayan dış surlar üzerinde yer almış olabileceği tahmin edilmektedir. Tarihi süreçte önemli roller üstlenen Kale, Antep Savunması sırasında yoğun kullanım görmüş ve kent tarihi açısından önemli bir anıt durumuna gelmiştir. 

Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi: Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi, kalenin içinde yer alan, zindanların bulunduğu galeri kısmının restore edilmesiyle oluşturulmuştur.
Antep Savunmasında görev alan çeteler, ustalar, doktorlar, kadınlar ve çocukların heykelleri ve o döneme ilişkin dramatik olayların rölyeflerle anlatıldığı müze, Antep halkının ortaya koyduğu kahramanca mücadeleyi gözler önüne sermektedir.
 
Müzenin içinde bulunan bilgilendirme yazılarının bir kısmı şu şekildedir: 
Karayılan: Asıl adı Mehmet olan Karayılan, 1888 yılında Antep'te doğmuştur. Birinci Dünya Savaşı'nda Rus Cephesi'nde savaşmış, büyük yararlıklar göstermiş ve çavuşluğa terfi etmiştir. Bu savaşta ayağından yaralanan Karayılan, Malatya Hastanesi'nde tedavi gördükten sonra köyüne dönmüştür. Antep ve çevresinde çatışmaların başlamasıyla kendi çetesini kurarak savunmada önemli görevler yapmıştır. Karabıyıklı Olayı'nda Fransızlara karşı durarak Maraş'a giden kuvvetleri yenilgiye uğratmıştır. Antep Savaşı başladığında, 80 kişiden oluşan çetesiyle önce Dülük Köyü'ne gelmiş, daha sonra Antep şehir için savaşlarına katılmıştır. Burada aldığı görevleri büyük bir cesaretle yerine getirmiştir. İlk olarak Bekirbey Cami'ni, daha sonra da Karagöz Cami'ni karargah olarak kullanmıştır. Akbaba Savaşı sırasında Sarmısak Tepe saldırılarında şehit düşmüştür. 
 
Şehit Kamil ve annesine yapılan eziyetlerin şehir içindeki önemi ve halkın tepkileri:
21 Ocak 1920'de Antep'te İnönü Caddesi'ndeki askeri fırının önünden on beş - on altı yaşlarındaki oğlu ile geçmekte olan bir Türk kadını, Fransızlar tarafından taciz edilmiştir. Mehmet Kamil, annesini savunmak için Fransız askerlerine taşla saldırmış, Fransız askerleri Kamil'in bu direnişi karşısında onu süngüleyerek şehit etmişlerdir. Halk bu olaya büyük tepkiler vermiş ve durumu Fransız işgal kumandanlığına çeşitli protestolarla bildirmiştir. Şehirde dükkanlar günlerce kapalı kalmış, gençler Fransızlara derhal hücum edilmesini istemişlerse de Heyet-i Merkeziye bunun zamanının gelmediğini, planlı bir harekat olması gerektiğini halka bildirmişlerdir. 
 
İngilizlerin Antep'i işgal sebepleri ve Antep'in önemi: 
İngilizlerin Mondros Ateşkes Antlaşması'nın 7. ve 24. maddesini öngörerek Antep'e ilk girişleri, emniyetlerini sağlamak ve askeri kuvvetlerini iskan etmek amacıyla 17 Aralık 1918 tarihinde olmuştur. İngilizlerin Fransızlara karşı petrol sahası hakimiyeti (Musul - Kilis - Cerablus - Birecik - Urfa - Maraş - Antep) sağlamak amacıyla yaptıkları bu harekat, Antep'in resmi olmayan ilk işgalidir. İngiliz kuvvetleri 5. İngiliz Tümeni'nden; 3 Süvari Tugayı, 1 İstihkam Müfrezesi, 1 Batarya ve otomobilli ağır makineli tüfek kıtalarından oluşmuştur. Bu birlikler Antep içinden gövde gösteriyle geçerek 15 Ocak 1919'da Hakim Tepe'de bulunan Amerikan Koleji'ne yerleşmişlerdir. İngilizlerin Antep'i işgaliyle birlikte, hükümetle Antep'in kurduğu iletişim (telsiz, telgraf) sansürlenip yasaklanmıştır. Bu önlemler Antep'in resmi olarak işgali sayılmakta ve mevcut hükümet tanınmamaktadır. 
 
Teslim Protokolü: 
Antep'te 8 Şubat 1921 tarihinde Özdemir Bey ve hükümet erkanının dışarı çıkmasıyla şehrin ileri gelenleri hastane olarak hizmet veren Şeyh Cami'nde toplanmışlardır. Aralarında geçen uzun konuşmalardan sonra şehrin teslimine karar vermişlerdir. Teslim şartlarını görüşmek için Fransız kumandanına bir mektup yazarak mektubu beyaz bir bayrakla Fransız Komutanlığı'na göndermişlerdir. Fransız komutanından gelen cevapta kaledeki Türk bayrağının yanında beyaz bir teslim bayrağı gördüklerinde savaşı durduracaklarını bildirmişlerdir. Dr. Mecit Bey ve başkanlığındaki Türk Heyeti Fransız karargahına giderek orada yapılan karşılıklı konuşmalardan sonra teslim protokolü hazırlayacaklarını Fransız heyetine bildirdikten sonra şehre dönmüşlerdir. Şeyh Cami'nde toplanarak halka teslim protokolünü okumuşlar, 9 Şubat 1921 tarihinde Fransız karargahına giderek imzalanmışlardır. İmzalanan protokolle, şehrin tamamen Fransızlara teslim yapılacak ve 10 Ağustos 1920'de Sevr'de imzalanan anlaşmaya göre Antep, Fransız mandasına girecektir. Her türlü silah teslim edilecek, şehrin idaresinin bulunduğu her yer (kale, Hükümet Konağı, Kürttepe), Fransızlara bırakılacaktır. Asayiş için yerli polis ve jandarmanın görev alması, dine saygı gösterilmesi protokolün esaslarını oluşturmuştur. Protokolü, Heyet Reisi Dr. Mecit, Tercüman Necmettin, eşraftan Nuri, üye Dr. İbrahim Sait, eşraftan Külekçizade Kamil, eşraftan Fahrettin, Fransız komutan Abadi-Andrea imzalanmışlardır. 
9 Şubat 1921'de imzalanan protokolden sonra Fransızlar şehre girmişlerdir. Güvenlik bakımından kendilerince gerekli gördükleri yerlere ve şehrin dışarıyla bağlantısını sağlayan yolların çıkış yerlerine karakollar yerleştirmişlerdir. Halkın gönlünü kazanmak için ise hükümet binası civarında kamyonlarla halka yiyecek dağıtmışlardır. 
 
Mustafa Kemal yurdun her tarafına gönderdiği bir telgrafla; Antep, Maraş ve çevresinin Fransızlar tarafından işgalinin dünya kamuoyu ve Amerika Hükümeti nezdinde protesto edilmesini büyün idare amirlerine ve Müdafa-i Hukuk merkezlerine emrediyordu.
"Evvelce mütareke mevadd-ı hilafına olarak İngilizler tarafından işgal olunan Antep, Maraş ve havalisi tesellüm suretiyle Fransızlar tarafından işgal olunmak üzere tahliye olundu. Braları elyevm Fransızların taht-ı işgalindedir. Hükümet, bu mevakı ahalisinin hukukunu ayaklar altına alan işgal-i mezkuru hükumat-ı muhtelife nezdinde protesto etmekle beraber Türk Hükümetinin velev en küçük parçasının olsun kendisinden nez'edilemeyeceğini muazzam mitingler suretiyle cihana ilana başladılar. Binaenaleyh Türk Hükümeti aksamından olan işbu mevakiin Fransızlar tarafından işgalinin bilumum memurin-i hükümetle Müdafa-i Hukuk Heyeti merkeziyeleri ve Belediye Reisleri tarafından Efkar-ı Umumiye ve Amerika nezdinde protesto edilmesini ve bu haksızlığın tashihinin talep olunması tamimen tebliğ olunur.
9 Teşrinsani 1335
Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyesi Kısm-i İcra Reisi Mustafa Kemal
 
Gazilik Kanunu:
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, 6 Şubat 1921 tarih 147. Toplantısında, Bakanlar Kurulu Başkanı ve Milli Savunma Bakanı Fevzi Çakmak meclis başkanlığına bir önerge sundu:
“ T.B.M.M Riyaset-i Celilesi’ne. Antep Livası merkezi olan Ayıntap kasabası namının, Gaziayıntap’a tahviline dair icra vekilleri heyetinin 2 Şubat 1337 (1921) tarihindeki içtimasında kabul edilen ve T.B.M.M Riyaset-i Celilesi’nin tasvibine iktiran eden, Layiha-i Kanuniye Sureti musaddakası rapten takdim kılınmakla iktizasının ifa ve neticesinin icra buyurulmasını rica ederim efendim.”
İcra Vekilleri Heyeti Reis-i Mudafaa-i Milliye Vekili
 
Fevzi Layiha-i Kanuniye Sureti;
Madde 1- Ayıntap Livası merkezi olan Ayıntap kasabasının namı (Gaziayıntap) ‘a tahvil olunmuştur.
Madde 2- Bu kanunun icrasına Dahiliye Vekili memurdur.
Madde 3-İş bu kanun tarih-i neşrinden itibaren mer’idir.
Kanun teklifi, böylece T.B.M.M’nin 6 Şubat 1921 günlü 147’inci toplantısında oy birliği ile ve alkışlarla kabul edildi, 8 Şubat 1921 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. 20 Ekim 1921’de Ankara İtilafnamesi ile Fransızlar Antep’i terk etmeyi resmen kabul etmişlerdir. Gerçekte ise Fransızlar 8 Şubat 1921’de Antep Türkleri ile yaptıkları mütareke ile işgallerinin geçici olduğunu belirterek Antep’i terk etmeye söz vermişlerdi. 25 Aralık 1921’de Ankara’ya bağlı kuvvetler Antep’e girmişlerdir. Her yıl 25 Aralık Antep’in kurtuluş günü olarak kutlanmaktadır.
 
Müze; Pazartesi hariç haftanın her günü saat 08.30-17.30 saatlerinde açıktır. Tam Giriş Ücreti: 2 TL olup öğrencilere, askerlere ve 65 yaş üstü ziyaretçilere ücretsizdir. Bizim gittiğimizde ücretsizdi sanki ama şimdi Gaziantep İl Kültür ve Turizm Müürlüğü'nün internet sitesinde ücretli olduğunu gördüm (28.01.2020 tarihli güncelleme). Antep'in savunması ile ilgili hazırlanmış olan siteden çok daha detaylı bilgi edinebilirsiniz. Ayrıca Antep Kuşatması ile ile ilgili wikipedia sayfasını da inceleyebilirsiniz.
Gaziantep Kalesi'nin konumunu aşağıdaki haritadan detaylı olarak görebilirsiniz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Edirne'den Günübirlik Yunanistan Gezisi - Kastanies (Kestanelik) - Orestiada (Kumçiftliği) - Pazarkule Sınır Kapısı

Anelemmatik Güneş Saati - Cunda - Ayvalık